21.11.08

...

Hep esrik olmalı insan. Tüm sorun burada; sorun budur. Zamanın omuzlarınızı çökerten ve sizi yere eğilmeye zorlayan o korkunç ağırlığını duymamak için, sürekli sarhoş olmanız gerekir. Neyle? İster şarapla, ister şiirle, ister erdemle, bu sizin bileceğiniz iş. Ama kendinizden geçin.
Örneğin bir sarayın merdivenindesiniz, bir kuytunun yeşil otlarındasınız, ya da odanızda, insanın içini karartan o yalnızlık içindesiniz ve uyandığınızda sarhoşluğunuz azalmış ya da büsbütün ayılmışsanız, rüzgâra, dalgaya, yıldıza, kuşa, duvar saatine, kaçan her şeye, uğuldayan ve ses çıkaran her şeye, yuvarlanan ve şakıyan her şeye saati sorun. Alacağınız yanıt hep şu olacak:
“Saat sarhoş olma saati!” Zamanın o kurban kölelerinden olmamak için, içip kendinizden geçin; sürekli kendinizden geçin! Şarapla, şiirle ya da erdemle, canınızın istediği bir şeyle…

CHARLES BAUDELAIRE-PARİS SIKNTISI

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder